Otizm Spektrum Bozukluğu

Otizm genellikle 2-3 yaşlarında tanısı konulan ve bireyin sosyal ve iletişim becerilerini önemli ölçülerde kısıtlayan gelişimsel bir bozukluktur. Çocuğun gelişimi düzenli takip edildiğinde bazı durumlarda erken belirtiler tespit edilip daha erken müdahale edilebilir. Erken müdahale ile otizm spektrum bozukluğu riski taşıyan çocukların uzun vadede normal gelişim gösterme şansları daha yüksektir. Bu çocukların ilk aylarda dahi gördüklerine, duyduklarına ve hissettikleri duyusal deneyimlere sürdürülebilir dikkatleri eksiktir. Sese tepki vermeyebilirler, daha ileri aylarda annelerinin seslerine ve gülüşlerine uygun duygusal bir tepki vermeyebilirler. Rastlantısal ve dürtüsel davranışlar sergilerler. Etkileşime katılmakta ve sürdürmekte zorlanırlar. Dil gelişiminin sözel evresinde sözcük dağarcıkları kısıtlıdır ve görüleni/duyulanı tekrar edebilirler (ekolali). Düşünceler arasında mantıklı bağlantılar kurmakta zorlanırlar. Otizm spektrum bozukluklarına yönelik terapilerde çeşitli yaklaşımlar kullanılır. Çocuğa uygun olan yaklaşım tarzı benimsenerek terapi programı oluşturulur. Özellikle bireysel farklılıklar gösteren çocuklarda gelişimsel bir yaklaşım tarzı benimsenebilir. Bunlardan biri DIR Floortime’dır. Çocuğu çok yönlü görüp, duyusal arzularını veya hassasiyetlerini gözeterek çalışılan bu teknikle çocuğun gelişim basamaklarında ilerlemesi hedeflenir.